Çilekli Dondurma Kitabının Özeti

 Çilekli Dondurma


Gülüş, bir evin tek kızıdır. Annesi, babası ve dedesiyle yaşar. Annesinin kuaför, babasının da kumaş dükkanı vardır. Teyzesi de kumaş dükkanında çalışır.
 Gülüş'ün   halası vardır. Gülüş'e ismini veren, halasıdır. Müzede çalışır, Gülüş'le bolca vakit geçirir. Gülüş köpekleri çok sever. Emekli öğretmen olan Peruz Teyze ile beraber yardıma muhtaç köpeklerle ilgilenir. Bir gün, annesi ölen yavru köpek Topaç ile Atak'ı izler. Kendisinin de babaannesini kaybettiğini düşünür. Babaannesinin evlerine gizlice çilekli dondurma bıraktığı günleri hatırlayarak hüzünlenir.

Ertesi gün  giderken parkta Topaç'ı görür. Yağmurdan sırılsıklam olduğu için onu kurulamaya çalışır.  Sonra Topaç onu takip eder. Böylece okula gelirler ve Topaç öğretmenden gizli sessizce kaloriferin dibinde uyur. Okul çıkışında Peruz Teyze, Gülüş'ü uyarır. Çünkü Topaç bir sokak köpeğidir, Gülüş'ün korumasına alışmaması gerekir.

Topaç, Gülüş'e çok alışır. Çöp kutusundan oyuncak bir yavru köpek bulduğu güne kadar Gülüş'ün peşinden hiç ayrılmaz.

Gülüş bir gün müzeye, halasının yanına gider. Orada   yavru köpekli bir tişört yaparlar. Gülüş yeni tişörtünü çok sever, hemen giyer. Müzedeki Bekçi Amca, Gülüş'ün köpek sevgisini görünce ona kaybettiği köpeğinden bahseder. Bekçi Amca'nın köpeğinin nasıl öldüğünü dinleyen Gülüş yine babaannesini hatırlar.

Gülüş eve dönünce, Topaç ile siyah bir köpeğin tanışmasına şahit olur. Topaç'ın artık yalnız kalmayacağını düşünerek sevinir.

Bu iki yavru köpeğe papyon yapmak için babasının dükkanına gider. Çilekli dondurma desenli bir kumaş seçtikten sonra ani bir fren sesi duyar. Dışarı çıkınca fren sesinin az kalsın Topaç'a çarpacak olan bir arabadan geldiğini öğrenir.

Yağmurlu Bir Gün


Yağmurlu bir günde Gülüş'ün canı çok sıkılır. Babaannesiyle masal kurup kukla yaptıkları zamanları hatırlar. Yağmurlu günlerde evde oynayabileceği bir arkadaşı olmadığı için üzülür. O sırada halasının müzenin satış bölümünden aldığı köpek heykelciği eline alır. Yağmurdan ıslanıp kabarmaya başlayan heykel garip bir çocuk şekline döner.

Gülüş böylece yeni arkadaşını bulur ve ona Terlikli Kız adını verir. Okul dışındaki vaktini onunla geçirir.

Bir gün okuldan arkadaşı Sinem'e onu göstermek ister ama daha sonra vazgeçer. Daha sonra bir derste Terlikli Kız'ı düşünürken öğretmenin sorusunu yanıtlayamaz. Okuldan çıkıp dedesinin sıkça uğradığı hurdalığa gider. Eski bir arabanın içine oturunca arka koltuktan bir ses gelir. Sesin sahibi dedesidir. Biraz konuştukları zaman dedesi, Gülüş'ün anlaşamadığı bir arkadaşı olduğunu anlar ve onu kendi haline bırakmasını söyler.

Gülüş Terlikli Kız'a benzeyen bir arkadaş arar ama bulamaz. Bir süre sonra da Terlikli Kız'ı sokağa bırakır.

Aradan günler geçmesine rağmen Gülüş, Terlikli Kız'dan bir haber alamaz. Bir gün halası gönüllü çalıştığı Yetiştirme Yurdu'na gelen kızdan bahseder. Gülüş o kızın Terlikli Kız olabileceğini düşünerek onu görmeye gider. Ama kızı görse de onun Terlikli Kız olup olmadığından emin olamaz.

Yetiştirme Yurdu'na birkaç kez daha gider. Karlı bir günde bulunduğu için Kar adını alan kızla arkadaş olurlar. Halası Gülüş'e babaannesinin kukla eşyalarının bulunduğu sandığını verir. Gülüş babaannesiyle oynadıkları oyunu Kar'la oynar ve onun Terlikli Kız olduğuna karar verir.

Alçakgönüllü Lokanta

Yaz tatilinde bir gün Gülüş, dedesiyle çilekli dondurma almaya gider. Yolda Bay Fonti ile karşılaşırlar ve Bay Fonti'nin emekli olduktan sonra çok sıkıldığını öğrenirler. Dedesi Bay Fonti'ye bir hobi ile uğraşmasını önerir. Böylece Bay Fonti özgün yemeklerini herkesin tatmasını sağlayacak minik bir lokanta açmaya karar verir.

Kepçe Alçakgönüllü Lokanta

ÇİLEKLİ DONDURMA KİTABININ ÖZETİ

Birkaç gün sonra evinin altındaki depoyu boşaltıp lokantanın tabelasını çakar. Gülüş ve dedesiyle birlikte diğer hazırlıkları da bitirirler. Nihayet lokanta açılır, ilk gün iki kişi gelse de her geçen gün gelen kişi sayısı artar. Açılıştan bir ay sonra da kapıda kuyruklar oluşur.

Bay Fonti'nin özel yemeği Fomfava, diğer üç dükkana müşteri bırakmaz. Böylece pizzacı, çorbacı ve kebapçı Bay Fonti'ye düşman olurlar. Bay Fonti'nin dükkanına garson kılığında bir ajan sokarlar. Bu ajan her gün birkaç kişinin yemeğine fare zehri katar. Ama bu durum istediklerini elde etmeleri için yetmez. Bu yüzden Belediye Başkanı'na şikayette bulunurlar. Belediye Başkanı, Bay Fonti'nin lokantasına gidip Fomfava yer ve çok beğenir. Bu plan da boşa çıkınca bir süre sonra yeniden plan yaparlar. Fomfava'dan bir parçayı analiz ettirerek aynı malzemelerle çeşitli denemeler yaparlar. Ama yine başarısız olurlar. Her geçen gün Bay Fonti'nin lokantası daha da kalabalıklaşır. Bay Fonti'nin hobi olarak başladığı iş çok yorucu bir hal alır ve bir akşam lokantada uyuyakalmasına sebep olur. Ertesi sabah Gülüş lokantanın açılmadığını görünce dedesinin yanına gider. Dedesi sabah erken saatte Bay Fonti'yi bir valizle yolculuğa çıkarken gördüğünü söyler. Aylar sonra Bay Fonti'den okyanus kıyısında diğer bir özel yemeği olan Fukara yapıp sattığının haberini alırlar.
Share:

0 yorum:

Yorum Gönder

AŞAĞIDAKİ YORUM YAPMA BİÇİMİNİ ANONİM YAPIP YORUM YAPABİLİRİSİNİZ.YORUMLARINIZ BİZİM İÇİN ÇOK DEĞERLİDİR.